ACEMİ İLİM TALEBESİ

  ÜZÜM DEDESİ HULUSİ EFENDİ   Hulusi Efendi,İzmir'e bağlı Bayındır ilçesinde 1837 yılında doğmuş,babasının adı Süleyman'dır. Hulusi Efendinin asıl adı Hüseyin'dir.Hulusi mahlasını hocası Hasan Feyzi Efendi'den almıştır. Babası çıkrık imalatı ile uğraştığından Hüseyin de gençlik yıllarında aynı mesleği icra etmiş.Küçük yaşta medresede ilim tahsil etmiş,Arapça'yı ve Farsça'yı öğrenmiştir.   Her Allah dostu gibi Hulusi Efendi de çok sıkıntılar çekmiştir. Bir köy düğününde kavga eden gençler arasında kalmış ve yaralanmıştır.Bu olayda bir kişi ölmüştür.Yaralı olarak zabitler tarafından bulunmuş.Yalan ifade sonucunda olayın faili gösterilmiş, 1865 yılında 29 yaşında hapis cezasına çarptırılmıştır. Suçsuz yere hapis yatmış,işkence görmüştür. Bayındır,Tire,Aydın,İzmir,Denizli hapishanelerinde 11 sene yatmıştır.Denizli hapishanesinde Hasan Feyzi Efendiyle tanışmış ve ona talebe olmuştur.                       ...

HACI HASAN FEYZİ EFENDİ   Hacı Hasan Feyzi Efendi,Duşembe'nin Sekr köyünde doğmuştur.Horasan,Alanya-Taşağıl ve Isparta-Yalvaç'da yaşamıştır.1850'de Denizli'ye geldiği söylenmektedir.1876'da tekkesinin bulunduğu caminin yanına medresesini yaptırdığı söyleniyor. ( Bugün Denizli Kuşpınar Mahallesi,Atatürk stadyumu arkasında bulunmaktadır .)  ÖĞRENCİSİ ÜZÜM DEDESİ HULUSİ EFENDİ İLE KARŞILAŞMASI   Hulusi Efendi,Hasan Feyzi Efendiyi rüyasında görüdükten sonra haber salar ve hapishaneye çağırır ve hapishanede buluşurlar.Hasan Feyzi Efendi,Hulusi Efendi'yi gördükten sonra suçsuz olduğunu anlar.Onu hapishaneden çıkarmak için uğraşır.Bu sıralarda Tanzimat Fermanını eleştiren bir fetvayı saraya gönderir.Fetva sarayda duyulur Hasan Feyzi Efendi, hapise gönderilir ve talebesi Üzüm Dedesi Hulusi Efendiyle buluşur.            Rivayetlere göre Hacı Hasan Feyzi Efendi,zikirler çekerek ve dua ederek keramet gösterir.Vücudu büyür ve hapishan...

   Bizi yoktan var eden Alemlerin Rabbi olan sonsuz hikmet ve kudret sahibi olan Allah'a hamd eder,alemlere rahmet olarak gönderdiği elçisi Hz. Muhammed(s.a.v) salat ve selam ederiz.    Değerli  Kardeşim!Sıkıntılar,hastalıklar ve musibetler dünya hayatının bir parçasıdır.Allahu Teala,kullarını sıkıntılarla musibetlerle ve hastalıklarla imtihan eder,sabır gösterip Allah'a tevekkül edenler imtihanı kazanır,isyan edip Allah'tan yüz çevirenler ise imtihanı kaybeder.Kuran ı Kerim'de bu hususta şöyle buyurulur: وَلَنَبْلُوَنَّكُمْ بِشَيْءٍ مِّنَ الْخَوفْ وَالْجُوعِ وَنَقْصٍ مِّنَ الأَمَوَالِ وَالأنفُسِ وَالثَّمَرَاتِ وَبَشِّرِ الصَّابِرِينَ ﴿ ١٥٥ الَّذِينَ إِذَا أَصَابَتْهُم مُّصِيبَةٌ قَالُواْ إِنَّا لِلّهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعونَ  ﴿١٥٦ أُولَئِكَ عَلَيْهِمْ صَلَوَاتٌ مِّن رَّبِّهِمْ وَرَحْمَةٌ وَأُولَئِكَ هُمُالْمُهْتَدُونَ  ﴿١٥٧   Ey müminler, (itaatkârı âsi olandan ayırd etmek için) sizi biraz korku, biraz açlık, biraz da mallardan, can...